Mamografi üzerine 90 bin kadının
katıldığı ve çeyrek yüzyıl süren, bugüne kadar yapılmış en geniş ve en titiz
çalışmalardan biri, her yaştan kadınlara tarama testi yapılmasının değeri
üzerine yeni güçlü şüpheler kattı.
Çalışma, mamografi yaptıran ve
yaptırmayan kadınlarda meme kanserinden ve bütün nedenlerden ölüm hızlarının
aynı olduğunu buldu. Ve tarama zarar veriyordu: mamografi ile bulunan ve tedavi
edilen beş kanserden biri kadının sağlığı için bir tehdit oluşturmuyordu ve
kemoterapi, cerrahi veya radyasyon gibi bir tedaviye gerek yoktu.
Salı günü British Medical Journal’da
yayınlanan çalışma, modern daha etkin meme kanseri tedavisi çağında yapılan
birkaç titiz mamografi değerlendirmesinden biri. Çalışma Kanadalı kadınları,
düzenli mamografi çektirmeleri ve eğitimli hemşireler tarafından meme muayenesi
olmaları veya yalnızca meme muayenesi yaptırmaları şeklinde iki gruba rastgele
atadı.
Araştırmacılar tümör henüz ele gelmek
için çok küçük iken meme kanserini tespit etmekte bir avantaj olup olmadığını
araştırdılar.
Çalışma birçok meme kanseri hastası
ve destekçileri dahil düzenli mamografinin yaşam kurtardığına inananlarla, kanıt
olmadığını veya en azından kanıtların bulanık olduğunu söyleyen sayıları
giderek artan araştırmacılar arasında daha da derin bir kutuplaşmaya yol açacak
gibi görünüyor.
Chapel Hill’de North Carolina
Üniversitesi’nde tıp profesörü ve bu çalışmaya katılmamış bir tarama uzmanı
olan Dr. Russel P. Harris, “çalışma kadınları rahatsız edecek ve kadınların
rahatsız olması gerekli” dedi. “Mamografi çektirme kararı kolayca verilebilecek
bir karar olmamalı”.
Bulgular mamografi rehberlerinde
herhangi bir hızlı değişime yol açmayacak ve kuşkusuz birçok mamografi
savunucusu ve uzman, mamografinin faydasız, hatta zararlı olduğu düşüncesine
karşı çıkacaklar.
Amerikan Kanser Cemiyeti kanser
kontrol şefi Dr. Richard C. Wender, cemiyetin Kanada çalışması dahil mamografi
üzerine yapılmış bütün çalışmaları değerlendiren bir uzmanlar paneli
topladığını ve bu yıl gözden geçirilmiş rehberleri yayınlayacağını söyledi.
Wender klinik mamografi çalışmalarından bir araya getirilen verilerin mamografinin
meme kanserinden ölüm hızını 40’lı yaşlardaki kadınlar için en az yüzde 15 ve
daha yaşlı kadınlar için en az yüzde 20 düşürdüğünü gösterdiğini ekledi.
Dr. Harris bunun, 40’lı yaşlarında
tarama yaptırmaya başlayan bin kadından birinin, 50’li yaşlarında tarama yaptırmaya başlayan bin
kadından ikisinin ve 60’lı yaşlarında tarama yaptırmaya başlayan bin kadından üçünün
meme kanserinden ölümden kaçındığı anlamına geldiğini söyledi.
Dr. Wender gelişmiş tedavilerin meme
kanserinden ölüm hızlarını azaltmaya açıkça yardımcı olduğunu, mamografinin de
kanserleri erken yakalayarak buna yardım ettiğini söyledi.
Ancak yeni çalışmaya eşlik eden bir
editoryal, mamografinin kadınlara yardımcı olduğunu bulan eski çalışmaların, meme
kanserinden ölüm hızını keskin biçimde düşüren tamoksifen gibi ilaçların rutin
kullanıma girmesinden önce yapıldığını söyledi.
Ek olarak, editoryalin yazarı Dr.
Mette Kalager ve diğer uzmanlar birçok çalışmanın, klinik çalışmanın altın
standardını (kadınların tarama yaptıran ve yaptırmayan gruplara rastgele
atanması) kullanmadığını belirttiler.
Oslo Üniversitesi’nde ve Harvard Halk
Sağlığı Okulu’nda bir epidemiyolog ve tarama uzmanı olan Dr. Kalager, eski
çalışmalarda farklı sonuç alınmasının bir nedeni olduğunu söyledi. Tamoksifen
gibi daha iyi tedavilerle kanserlerin erken bulunması daha az önemliydi. Kalager
aynı zamanda Kanada çalışmasındaki kadınların, daha önceki çalışmalara katılan
ve muhtemelen yumruları ihmal eden kadınların aksine meme kanserinin ve
tehlikelerinin farkında olduklarını söyledi.
Kalager “hastalığın farkında
değilseniz (farkındalık) mamografi taramasının işe yaramış olması mümkün” dedi.
Kanada çalışması aynı sonuca ulaştı: 11
– 16 yıl izlemden sonra mamografinin bir yararı yoktu. Ancak bazı uzmanlar
zaman geçtikçe avantajların ortaya çıkabileceğini öngördüler.
Bu gerçekleşmedi, fakat zamanla
araştırmacılar ilk kez kadınları asla öldürmeyecek kanserleri bulmanın,
cerrahi, kemoterapi ve radyasyonu kapsayan tedavilere yol açtığını ve aşırı
teşhisin boyutlarını hesaplayabildiler.
Bugün araştırmacılar birçok kanserin yavaş
büyüdüğünü veya hiç büyümediğini ve tedavi gerektirmediğini kabul ediyorlar.
Hatta bazı kanserler kendi kendilerine küçülüyor ve kayboluyor. Fakat kanser
bir kez tespit edildiğinde, kanserin tehlikeli olup olmadığını bilmek mümkün
değil ve bu nedenle hekimler bütün kanserleri tedavi ediyorlar.
Çalışmanın önde gelen yazarlarından
Toronto Üniversitesi’nden Dr. Anthony B. Miller, araştırmacılar duktal
karsinoma in situ denen prekanseröz bir durumu da kapsama alsalardı, aşırı
teşhis hızı üçte bire yakın olurdu dedi. Duktal karsinoma in situ (DKİS) yalınzca
mamografi ile bulunuyor, süt kanallarıyla sınırlı ve meme içine açılabilir veya
açılmayabilir. Fakat genellikle mastektomi veya memenin alınması dahil cerrahiyle
tedavi ediliyor.
Mamografinin faydaları uzun zamandır
tartışılıyor fakat İsviçre dışında hiçbir ülke taramanın durdurulmasını
önermedi. Yakınlarda yayınlanan bir raporda bölgesel halk sağlığı bakanları
tarafından oluşturulan bir İsviçre Tıp Kurulu (uzman paneli), ülkede yeni
mamografi programlarının başlatılmamasını ve var olanların süresinin sınırlanmasını
(ancak süre belirtilmemiş) tavsiye etti. 26 İsviçre kantonundan veya ilçesinden 10’unun
düzenli mamografi tarama programları var.
Yakın zamanlara kadar İsviçre Tıp
Kurulu’nun bir üyesi olan Dr. Peter Juni, mamografinin hastalık nedeniyle
toplam ölüm hızını azaltmamasının, fakat aşırı teşhisi arttırmasının ve yanlış
pozitifliklere ve gereksiz biyopsilere yol açmasının bir kaygı olduğunu
söyledi.
Bern Üniversitesi’nden klinik
epidemiyolog Dr. Juni, “mamografi öyküsü kolay bir öykü değildir” dedi.
Mamografinin faydalarını sorgulayan Darmouth’da
bir tıp profesörü olan Dr. H. Gilbert Welch gibi uzmanlar dahi İsviçre’nin
mamografinin yaygın kullanımını tartışmak için adımlar atmasına şaşırdılar.
Dr. Welch, “Vay! Zaman değişiyor”
dedi.
Gina Kolata (Çeviri: Akif Akalın)
The New York Times, 11 Şubat 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder