Translate

17 Mart 2014 Pazartesi

Paris Komünü dünyayı değiştirmişti

18 Mart 1871 tarihinde kurulan Paris Komünü, insanlık tarihinde çok önemli bir dönüm noktası olmuştu. Paris’te emekçiler tarihte ilk kez bir hükumet kurarak “yönetebileceklerini” kanıtlamışlar, 10 hafta boyunca Paris’te yaşamın bütün alanlarını ve bu kapsamda sağlık hizmetlerini de örgütlemişlerdi. 



Komün günlerinde Parisli emekçiler sağlık hizmetlerini örgütlerken, Friedrich Engels ve Rudolf Virchow’un çalışmalarından geniş ölçüde yararlanmışlardır. 1840’larda toplumcu tıbbın temellerini atan Engels ve Virchow, emekçilere sağlık hizmetlerinin ve tıbbın toplumun gereksinimlerine göre nasıl örgütlenebileceğini göstermişler, bu örgütlenmenin temel ilkelerini belirlemişlerdir. Komün’ün örgütlediği sağlık hizmetleri arasında barikatlarda savaşanlar için ambulans hizmetleri, kent içinde sanitasyon hizmetleri ve hijyen tedbirleri sayılabilir (Akalın, 2013: 79 – 95 ve 111).

18 Mart ile 28 Mayıs 1871 tarihleri arasında on hafta kadar iktidarda kalan Paris Komünü, sağlık hizmetlerini toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan emeğin gereksinimlerine göre örgütleme çabasında büyük adımlar atamamışsa da (Akalın, 2011: 20; Şakacı, 2009: 246), egemen sınıfların yüreklerine korku salarak emekçilerin çalışma ve yaşam koşullarını iyileştirmek için harekete geçmelerine neden olmuştur.

Komün işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında da önemli adımlar atmıştır. Komün günlerinde işçilerin gece çalıştırılmalarını, sağlığa aykırı olduğu gerekçesiyle yasaklamıştır. Fransa’da 21 Nisan 1810’da kabul edilen Maden Yasası ile madenlerde çalışan işçilerin sağlığı ve güvenliğine ilişkin tedbirler alınması öngörülmüşse de, bu hükümler ancak Komün günlerinde uygulanabilmiştir. 1841 yılında kabul edilen İş Yasası da çocuk emeğine yönelik düzenlemeler getirmişse de (8 yaşından küçük çocukların çalıştırılmasının yasaklanması ve 13 yaş altındaki çocukların tehlikeli işlerde çalıştırılmasının yasaklanması), alınan tedbirler gerçek anlamda Komün günlerinde uygulanabilmiştir.

Paris Komünü deneyiminin Avrupa’da çok büyük etkileri olmuştur. 1874 yılında Fransa’da iş yasalarında işçi sınıfının çalışma koşullarını büyük ölçüde iyileştiren bir revizyona gidilmiştir. Çocuk işçiler için çalışma yaşı 8 yaşından 12 yaşa yükseltilmiş, kadın işçilere madenlerde çalışma yasağı getirilmiş ve işyerlerine kamusal denetim zorunlu kılınmıştır.

Avrupa’da işçi sınıfının en güçlü ve örgütlü olduğu ülkelerin başında gelen Almanya’da egemen sınıfların en büyük korkusu, Alman işçilerin Fransız işçiler gibi ayaklanarak iktidarı ele geçirmeleridir. Alman işçileri devrimci düşüncelerden (Alman Sosyal Demokrat Partisi’nin etkisinden) uzaklaştırmak ve emekçileri sorunlarının devrim yapılmadan da çözülebileceğine ikna etmek için Şansölye Otto von Bismarck, 1883 yılında Sağlık Sigortası Yasası’nı parlamentodan geçirmiştir (Navarro, 1989: 889). Sigorta tamamen korporatist bir yaklaşım sergilemekte ve emekçiler gelirlerine ve niteliklerine göre farklı planlar altında toplanarak bölünmektedir (Günal, 2008: 68). Sağlık sigortası sonraki yıllarda genişleyerek bir sosyal güvenlik sistemine evrilecektir:

İşçi Sağlık Sigortası Yasası (Gesetz betreffend die Krankenversicherung der Arbeiter) 15 Haziran 1883’te kabul edilmiş ve 2.000 Mark’a kadar yıllık geliri olanlar zorunlu ulusal sigorta kapsamına alınmıştır. Sigorta zamanla ulaşım, tarım ve orman işçilerini kapsayacak şekilde genişletilmiştir. 10 Nisan 1892’de Sağlık Sigortası Yasası’nın (Krankenversicherungsgesetz) kabulü ile süreç tamamlanmıştır.

6 Temmuz 1884’te tehlikeli işlerde çalışanlar için Kaza Sigortası Yasası (Unfallsversicherungsgesetz) kabul edilmiştir. Sigorta zamanla inşaat, tarım ve orman işçilerini de kapsamıştır. 13 Temmuz 1887’de denizcilik sektöründe de kaza sigortası uygulamaya girmiştir.

Sosyal sigorta yasalarının son halkası 22 Haziran 1889’da ücretlerine bakılmaksızın İşçiler, Ustalar ve Çıraklar İçin Yaşlılık ve Sakatlık Sigortası Yasası (Gesetz über Invaliditäts- und Alterssicherung für Arbeiter, Gehilfen und Lehrlinge) kabul edilmesiyle tamamlanmıştır.   

Almanya’nın öncülük ettiği bu gelişmeler kısa sürede kapitalist dünyada yaygınlaşmaya başlamıştır. Avusturya 1888’de, Macaristan 1891’de, Lüksemburg 1901’de, Norveç, 1905’te hastalık sigortasını; İngiltere, 1908’de yaşlılık sigortasını, 1911’de bütün işçiler için hastalık ve malullük sigortasını ve bazı kategori işçileri için dünyada ilk kez işsizlik sigortasını; Fransa, 1910’da sınırlı bir uygulamayla yaşlılık sigortasını; İsviçre, 1911’de iş kazaları sigortasını; İsveç, 1913’te yaşlılık ve malullük sigortasını getirmiştir. Arjantin, Brezilya, Şili, Küba ve Uruguay 1920 ve 1930’larda kamu emeklilik planlarını yürürlüğe koymuşlardır. 1929 ekonomik bunalımı izleyen yıllarda sosyal sigortalar Güney Amerika ülkelerinde, Birleşik Amerika ve Kanada’da, İkinci Dünya Savaşı sonrasında ise bütün ülkelerde yaygınlaşmıştır (Akalın, 2012). Navarro bu süreçlerde ülke içindeki işçi sınıfının örgütlülüğüne dikkati çekmektedir (Bkz. Tablo 1). İşçi sınıfının örgütlenmesi, egemen sınıfları sosyal güvenlik sistemleri geliştirmeye zorlamıştır.

Günümüzde ise bu süreç tersine dönmüştür. 1970’li yılların sonlarına doğru başlayan neoliberal saldırı karşısında bozguna uğrayan emekçiler, küresel ölçekte bir gerileme içine girmişler, işçi sınıf partileri birçok ülkede tabela partileri haline gelmiş, emekçilerin sendikalaşma oranları tek haneli rakamlara düşmüş ve bu gelişmelere paralel olarak 20. yüzyılda sosyal güvenlik alanında kazanılan bütün haklar yitirilmeye başlamıştır.

Bugün dünya emekçileri, yitirdiği komün ruhunu arıyor. Yeniden arkasında durabileceği değerler yaratmaya, uğruna mücadele edeceği idealler bulmaya çalışıyor. Emekçilerin yeniden kendisi için sınıf haline geldiği günleri görebilmek umuduyla...   

Tablo 1: Çeşitli ülkelerde emek partilerinin, sendikaların kurulma tarihleri ile sosyal sigorta hakkının elde edilme tarihleri.
ÜLKE
EMEK PARTİSİ
SENDİKA
SOSYAL SİGORTA
ALMANYA
1875
1868
1883
AVUSTURYA
1888 - 9
1893
1888
DANİMARKA
1878
1889
1891
NORVEÇ
1887
1877
1894
FRANSA
1905
1895
1898
BELÇİKA
1889
1910
1900
HOLLANDA
1894
1905
1901
İNGİLTERE
1900
1868
1908
İSVİÇRE
1888
1880
1911
İSVEÇ
1889
1898
1913
İTALYA
1892
1906
1914
Kaynak: Navarro, 1989: 892.

Akif Akalın

Kaynaklar

Akalın, MA. (2011). Sosyalleştirmenin İdeolojisi. (Türkiye’de Sosyalleştirmenin 50 Yılı, TTB yayınları içinde).

Akalın, MA. (2012). Sovyetler Birliği’nde İşçi Sağlığı ve Güvenliği. guvenlicalisma.org.
http://guvenlicalisma.org/index.php?option=com_content&view=article&id=4480%3Asovyetler-birliginde-isci-sagligi-ve-guvenligi-m-akif-akalin&catid=130%3Amakaleler


Akalın, MA. (2013). Toplumcu Tıbba Giriş. İstanbul: Yazılama.

Günal, A. (2008). Health and Citizenship in Republican Turkey: An Analysis of the Socialization of Health Services in Republican Historical Context. Unpublished Ph.D. Thesis. Boğaziçi University. Istanbul.

Navarro V. (1989). Why some countries have national health insurance, others have national health services, and the U.S. has neither. Social Science and Medicine, 28(9): 887 - 898.  

Şakacı, BK. (2009). Unutulan Bir Sosyalist Deneyim: Paris Komünü. Toplum ve Hekim, 24(4-5): 245 – 250.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder