Küba Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin yayın organı Granma gazetesinin 5 Ağustos 2024 tarihli nüshasında, Çin’in olağanüstü ve tam yetkili Küba elçisi (Embajador extraordinario y plenipotenciario de China en Cuba) Hua Xin’in, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'in Küba ziyaretinin onuncu yıldönümü dolayısıyla “Çin ve Küba sosyalizmin yol arkadaşlarıdır” başlıklı bir yazısı yayınlandı.
Xin yazısında geçen on yılda iki ülkenin reform ve kalkınma konusunda çok yakın ortaklar haline geldiğini söylüyor ve Çin - Küba ilişkilerini “sosyalist” ülkeler arasındaki dayanışma ve işbirliğinin “örneği” olarak niteliyor.
Kuşkusuz buna “Xin’in görüşüdür Küba’yı bağlamaz” diyemeyiz, çünkü Komünist Parti’nin merkezi yayın organında yayınlanan bir yazı Küba Komünist Partisi’ni bağlar. Kaldı ki yazının altında Küba Komünist Partisi’nin yazıya ilişkin herhangi bir şerhi de bulunmuyor.
Xin yalnızca Çin ve Küba’yı “sosyalist” ülkeler olarak tanımlamıyor, aynı zamanda “Çin ve Küba aynı sosyal sistemlere, benzer ideallere ve inançlara sahip ve aynı kalkınma ve refah arayışını paylaşıyorlar. Kendi özellikleriyle sosyalist modernleşme yolunda yürüyorlar” diyor.
Çin’in Küba Büyükelçisi Ma Hui de Granma’nın 22 Nisan 2024 tarihli nüshasında kaleme aldığı “Çin ve Küba, ortak geleceğe sahip bir toplum için” başlıklı makalesinde Çin ve Küba’nın, ortak geleceğe sahip bir Çin - Küba topluluğu oluşturmak için bir araya geldiğini söylüyor, iki ülkeyi “sosyalizmin yoldaşları” olarak niteliyordu.
Küba Komünist Partisi Birinci Sekreteri ve Küba Cumhuriyeti Devlet Başkanı Miguel Díaz-Canel Bermúdez de geçtiğimiz ayın ilk gününde twitter hesabından yaptığı bir açıklamasında, Xi Jinping'e ve Çin Komünist Partisi’nin 98 milyonu aşkın militanına “sosyalizmi” inşa etme görevinde başarılar dilemişti.
Oysa bize göre Çin, 1949 devrimiyle sosyalizme yönelmiş, fakat 1978 yılında Deng Xiaoping liderliğinde kapitalizme geri dönmüş bir ülkedir. Yeryüzündeki Türkiye dahil pek çok kapitalist ülkeden bile daha önce “piyasa” ekonomisini benimseyen ve planlamadan vazgeçen Çin için bugün “sosyalist” demek en hafifinden gülünçtür.
Bugün Çin’i sosyalist Küba’nın “sosyalist” bir ülke olarak tanımlaması ve Çin ile “ortak gelecek” hayal etmesi, Çin’in sosyalizme dönmesinin değil, Küba’nın kapitalizme yönelmesinin işareti olabilir.
Maalesef biz bugünleri çok önceden görmüş ve kaygılarımızı dile getirmiştik. 2 Haziran 2020 tarihinde Sol haber portalında yayınlanan “Dünyada ilk sağlık bakanlığı hangi ülkede kuruldu?” başlıklı yazımızda Küba’nın anti-Sovyetik tutumunu eleştirmiştik.
Yine 14 Aralık 2020 tarihli “Küba'da bir dönemin sonu” başlıklı yazımızda Küba ekonomisindeki gelişmelere ilişkin kaygılarımızı dile getirmiş, “sonucu her zaman olduğu gibi Küba işçi sınıfının devrime ve devrimin kazanımlarına ne ölçüde sahip çıkacağı belirleyecek” demiştik.
Son gelişmeler yalnızca kaygılarımızda ne kadar haklı olduğumuzu teyit etmekle kalmıyor, Küba için karanlık günlerin kapıda olduğunu da gösteriyor.
https://en.granma.cu/mundo/2024-04-22/china-and-cuba-for-a-community-of-shared-future
https://x.com/DiazCanelB/status/1807774152142536826
https://haber.sol.org.tr/haber/dunyada-ilk-saglik-bakanligi-hangi-ulkede-kuruldu-5932
https://toplumcutip.blogspot.com/2020/12/kubada-bir-donemin-sonu.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder