Dünya Sağlık Örgütü’nün 7 Nisan 1948
tarihinde yürürlüğe giren Anayasası’nda sağlık;
“yalnızca hastalık veya sakatlığın olmayışı değil, aynı zamanda bedensel, ruhsal ve toplumsal olarak tam bir iyilik hali”
Bu tanımlama, sağlığı yalnızca hastalık veya sakatlığın olmayışı olarak tanımlayan geleneksel kapitalist / biyomedikal anlayıştan kopuşu temsil eder ve toplumcu tıp anlayışının temelini oluşturur. Kuşkusuz bu tanıma yönelik bazı eleştiriler de vardır. Genellikle tanımın yeterince “operasyonel” olmadığı vurgulanmaktadır. Diğer yandan bedensel ve bir ölçüde ruhsal “iyilik” (well-being) halinin ne anlama geldiği hemen herkes tarafından anlaşılırken, “toplumsal iyilik” kavramı üzerinde tam bir uzlaşı yoktur.
Aşağıdaki envanter Dünya Sağlık
Örgütü’nün Sağlığın Toplumsal Belirleyicileri Komisyonu (2) tarafından
hazırlanan Rapor (Closing the gap in a generation: Health equity through actionon the social determinants of health) dikkate alınarak hazırlanmıştır(3). Kuşkusuz
aşağıdaki sorulara çoğu zaman basitçe EVET veya HAYIR yanıtı verebilmek mümkün
değildir; ancak bu sorular “toplumsal iyiliğin” ne anlama geldiğini ortaya
koyması bakımından faydalıdır.
TEMEL GEREKSİNİMLER
Aşağıdakilere her zaman
erişebiliyorum:
1. Gıda – daima sağlıklı meyve ve
sebzeler
EVET / HAYIR
2. Giyim – özellikle soğuk
bölgelerde
EVET / HAYIR
3. Barınak – güvenli, hoş barınma
EVET / HAYIR
4. Diş, görme, işitme, diyeti de
kapsayan sağlık bakımı
EVET / HAYIR
BAKIM VE EĞİTİM
Aşağıdakilere her zaman
erişebiliyorum:
5. Bebek/çocuk ve yaşlı bakımı
EVET / HAYIR
6. Yüksek öğretim
EVET / HAYIR
GELİR
Aşağıdakilere sahibim:
7. Sosyal haklarla birlikte yoksulluk
sınırı üzerinde bir gelir
EVET / HAYIR
8. İş güvencesi
EVET / HAYIR
SOSYAL YAŞAM
Aşağıdakilere sahibim:
9. Parklar, yüzme havuzları,
yürüyüş yolları dahil güvenli rekreasyon (eğlen-dinlen) alanlar
EVET / HAYIR
10. Aile, iş ve toplum içinde
değerli bir rol
EVET / HAYIR
FIRSAT EŞİTLİĞİ
11. Kültürel veya etnik temelde
ayrımcılığa uğramıyorum
EVET / HAYIR
12. Toplumsal cinsiyet veya
cinsel yönelim temelinde ayrımcılığa uğramıyorum
EVET / HAYIR
DİĞER
13. Genel olarak hayatımdan
memnunum
EVET / HAYIR
Toplumsal bakımından ne kadar “iyi”
olduğunuz, bu envanterde ne kadar çok soruya EVET yanıtı verdiğinizle ilişkilidir.
Şüphesiz bu sorular “batılı” bir
bakışla hazırlanmıştır ve bize özgü bir “toplumsal iyilik” tanımı yapılabilmesi
için soruların Türkiye için özelleştirilmesi gerekir. Ancak yine de bu sorular,
“toplumsal iyiliğin” o kadar da havada bir kavram olmadığını, nesnel temelleri
bulunduğunu ortaya koymaktadır.
Bu noktada sorun hekimlerin bunları
“sağlıksızlık” veya “hastalık” olarak kabul edip etmemeleri sorunudur. Hekimler
Dünya Sağlık Örgütü’nü dinler ve yukarıda sıralanan sorulara HAYIR yanıtı
verenlerin aynı bademcileri iltihaplanmış veya ayak başparmağı kopmuş insanlar
gibi “hasta” olduklarını kabul ederlerse, anamnezlerinde
bu sorulara da yer vereceklerdir.
Bazı hekimler
“bu soruları sorsak ne olacak, bu konularda bizler hekim olarak bir şey yapamayız ki”
diyebilirler.
Onlara da şu soruyla yanıt vermek lazım:
“Peki mesleğinizle ilişkili olan her tıbbi sorunu çözebiliyor musunuz (yani her hastalığı teşhis ve tedavi edebiliyor musunuz)? O halde tanısını veya tedavisini başaramayacağınızı bildiğiniz “tıbbi” sorunlarla neden ilgileniyorsunuz?”
Akif Akalın
DİPNOTLAR
1. http://www.who.int/about/definition/en/print.html
3. http://www.basic-counseling-skills.com/socio-economic.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder