Translate

21 Ağustos 2020 Cuma

Çiçek hastalığının Sovyetler Birliği sayesinde ortadan kalktığı unutulmamalı


Sputnik ile yapılan röportaj

 

Güneş’in bahsettiği anti-Sovyet ve anti-Rus bakışın yansıması olan bu eleştiriler, çoğunlukla dayanaksızlığıyla göze çarpıyor. Sosyal medya ve basında yer alan “Ruslar hiçbir zaman insan hayatını önem vermedi” veya “Rus aşısına güven olmaz” suçlamalarına, Sovyet dönemi tıbbı üzerine araştırmaları olan ve toplumcu tıp üzerine pek çok esere sahip emekli hekim Akif Akalın yanıt veriyor:

 

“1917, Rusya’nın tıp tarihinde önemli bir dönüm noktası. Kurulan sosyalist rejim, sağlıkta kapitalist ülkelerden farklı olarak, koruyuculuk ve önleyiciliği esas alıyor. Bu yüzden aşı da Sovyetler ile birlikte önem kazanıyor. İngiltere’de aşı uzun süredir uygulansa da kapitalist ülkelerde aşı yaygın bir uygulama değildi. Ancak Sovyetler Birliği 1. Dünya Savaşı ve sonrasındaki iç savaş sürecinde, Kurtuluş Savaşı dönemindeki Türkiye’ye benzer şekilde salgın hastalıktan kırılıyordu. İşte bu şartlar Sovyetler Birliği’nde aşı çalışmalarını başlattı. 2. Dünya Savaşı ve sonrasında da aşı çalışmaları hız kesmedi. Özellikle çiçek aşısına Sovyetler Birliği’nin katkısı çok büyük oldu. Çiçek hastalığının ortadan kaldırılması Sovyetler Birliği’nin ve onun Dünya Sağlık Örgütü’ne verdiği destek sayesindedir.”

 

‘Rus bilim adamları koronavirüs aşısı için ülkenin 100 yıllık deneyiminden faydalandı’

 

Sovyetler’in çocuk felci konusundaki katkılarını da hatırlatan Akalın “Küba’nın 1960’lardaki en büyük problemlerinden birisi olan çocuk felcine karşı Sovyetler ülkeye aşı, bilim insanları ve ekipman göndererek hastalığın ortadan kalkmasını sağladı. Bu dünyaya örnek oldu ve çocuk felcinin kader olmadığı anlaşıldı. Bugün çocuk felci çok çok nadir görünen bir hastalık. Yalnızca savaşın halen devam ettiği Afganistan, Irak gibi ülkelerde nadiren gözüküyor. Koronavirüs aşısında bu deneyimden faydalanıldığını söylemek mümkün. Neticede bu ülkenin aşılar konusunda 100 yıllık deneyimi var. Özellikle çiçek aşısı, bugün geliştirilen koronavirüs aşısının geliştirilmesinde çok güçlü bir arka plan oluşturuyor” diye konuştu.

 

Toplumcu tıp geleneği

 

Sovyet sistemiyle kapitalist sistemi arasındaki farka dikkat çeken Akalın “Sovyet sisteminde doktorlar hasta beklemez. Tersine doktorlar hastalık ortaya çıkmasın diye neler yapılabileceği üzerinde çalışır. Bunun da en önemli ayağı aşıdır. Sorun çıkmadan önce tedbir almakla, sorun çıktıktan sonra tedbir almaya çalışmak iki farklı ideolojinin sonucudur. Aşı, koruyucu tıbbın temel ayağıdır” dedi.

 

Röportajın içinde yer aldığı yazı için:

 

https://tr.sputniknews.com/columnists/202008211042694217-sputnik-v-yuzbinlerce-kisiyi-olduren-koronaviruse-karsi-tescillenen-ilk-asi-batiyi-neden-yasa-bogdu/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder