Böyle olur bizimkilerin kapanması

 

Bugün kapanmanın ilk günü. Haber sitelerine memleketimden kapanma manzaraları düşmeye başladı.

 

KAPANMA NEDENİYLE EK SEFERLER

 

Kapanma nedeniyle bayram sonuna kadar seferlerini durdurması beklenen Metro İstanbul, sabah saatlerinde "hatlarımızda yaşanan yolcu yoğunluğu nedeni ile yoğun olan hatlarımızda ek seferler düzenlenmektedir" diye açıklama yapmış.

 

Metrobüs hattında günde 6 binden fazla sefer düzenleniyormuş. Sabah – akşam 20 saniyede, arada 30 saniyede bir sefer varmış. Gece dakikada bir ve gece yarısından sonra 10 dakikada bir sefer…

 

İstanbul ve İzmir’de toplu taşımada büyük yoğunluklar varmış. Dolmuşlar sanayi sitelerine “tıka basa” dolu, yolcu (işçi) taşıyorlarmış.

 

KİM KAPANIYOR Kİ?

 

Hükumete yakınlığı ile bilinen Hürriyet gazetesi, İstanbul’da “Kısıtlamadan muaf olanlar yoğunluktan dolayı şaşkın olduklarını dile getirdi” demiş. Kısıtlamadan kim muaf değil ki? Hükumetin 40 maddesine gir(e)meyen, eline bir pazar çantası alıp sokağa çıkıyor.

 

Sosyal medyada İstanbul köprülerindeki “yoğunluğun” fotoğrafları kol geziyor. Ankara’da duraklar tıklım tıklım dolu. İnsanlar “özel araçlara izin verselerdi, herkes toplu taşımaya hücum etmezdi” diyor.

 

KAPANMA TATİLİ

 

Bodrum belediye başkanı isyan ediyor. Kapanma öncesinde Bodrum’a üç günde 24 bin araç girmiş. Acaba kapanma olmasa ne olacaktı? Başkan Bodrum’da 30 yoğun bakım yatağı olduğunu, bunların yüzde 65’inin zaten dolu olduğunu, sağlık hizmetlerinin bu göçü kaldıramayacağını söylüyor.

 

Tabii Bodrum’a ve diğer tatil beldelerine giden “milyonlarca” insan, buralara “evde oturmaya” gitmiyor. Adı üzerinde tatil yapacaklar, denize girecekler… Türkiye’nin dört bir yanından gelen virüsler, tatil beldelerine birbirlerine karışacak.

 

ALATURKA SÜRREALİZM

 

Bir hocamız bu kapanma için “alaturka kapanma” demişti.  

 

En komik olan, ortada kapanmanın “k”sı olmamasına rağmen, hala bütün medyanın, televizyonuyla, gazetesiyle, internet sitesiyle, sanki bir kapanma varmış gibi “kapanma” manşetleri atmaları. Belki de buna da “alaturka sürrealizm” demek lazım.

 

Şaka değil, 80 milyondan fazla insan, sanki “gerçekten” bir kapanma varmış, insanlar evlerinde kapalıymış gibi konuşuyor.

 

KAPANMA VAKA SAYISINI ARTTIRABİLİR Mİ?

 

Kapanma bulaşıcı ve salgın hastalıklarla mücadelenin en etkili yöntemidir. Hastalık etkeninin toplum içine dolaşımını durdurarak, salgını çok kısa zamanda kontrol altına alırsınız.

 

Tarih boyunca, neredeyse 700 yıldır dünyanın neresinde kapanma uygulandıysa, vaka sayılarında hızlı bir düşüş yaşanmıştır.

 

Ancak bizdeki “alaturka kapanmada”, tarihte ilk kez kapanmayla vaka sayılarında ve ölümlerde bir artışa tanık olursak hiç şaşırmayacağız.

 

Özellikle son üç günde yaşanan büyük göç ile İstanbul’dan Hindistan varyantının Türkiye’nin dört bir yanına taşındığı dikkate alınırsa, Türkiye’nin yakında tıp tarihine geçmesi işten değil.