Sağlık Bakanlığı dünden beri durduk yere herkesin kafasını karıştırdı. Hani kaş yapayım derken göz çıkartmak diye bir deyim vardır, yani Sağlık Bakanlığı gerçekten aşının gözünü çıkarttı.
İKİ LAFI BİR ARAYA GETİREMEMEK
Bütün sorun Sağlık Bakanlığı
bürokrasisinin iki lafı bir araya getirerek, derdini düzgün bir cümle ile
yurttaşlara anlatabilecek yeterlilikte bir kadroya sahip olmamasından
kaynaklanıyor.
Yine akademik yeterlilikleri çok
şaibeli olan Bilim Kurulu’nun, “üçüncü doz” soytarılığına da müdahale
etmediğini, her zamanki gibi seyirci kaldığını görüyoruz. Oysa çok basitçe “iki
doz Sinovac aşısı yaptıranlar, bir doz da Biontech yaptıracaklar” deselerdi,
insanların kafası karışmayacaktı.
NEDEN ÜÇÜNCÜ DOZ DİYE BİR ŞEY YOK
Öncelikle sorunun nereden
kaynaklandığını açıklayalım.
Sorun aşılamanın başında hükumetin, “aracı”
kabul etmeyen Biontech aşısı yerine, aracıya ses çıkartmayan Sinovac aşısı
getirmesiyle başlıyor. Bu dönemde elde başka aşı olmadığından “öncelikli”
gruplar, yani sağlık emekçileri ve yaşlılar “mecburen” Sinovac aşısı ile
aşılanıyorlar.
Daha sonra bir şekilde hükumet
Biontech aşısını da getirmeye razı oluyor ve daha genç yaş gruplarına yaygın
olarak Biontech aşısı yapılmaya başlanıyor.
Yani, sonuç olarak Türkiye’de biri
aralarında benim de olduğum iki doz Sinovac aşısı yaptıran ve diğeri iki doz
Biontech aşısı yaptıran iki grup oluşuyor.
Sonra ortaya “delta” varyantı
çıkınca, Sinovac aşısının hem ölü virüs aşısı olması nedeniyle yapıldıktan altı
ay sonra etkinliği azalacağı için, hem de “delta” varyantına karşı yeterli
koruma sağlamaması nedeniyle (aslında başka nedenler de var fakat kafa
karıştırmak istemiyorum), iki doz Sinovac aşısı yaptırmış olanlara, bir doz da
Biontech aşısı yaptırmanın faydalı olacağı düşünülüyor.
Fakat iki lafı bir araya getirerek,
bir cümle içinde ifade edebilme becerisi olmayan Sağlık Bakanlığı kadroları,
kamuoyuna sadece “iki doz Sinovac yaptırmış olanlara bir de Biontech yapılacak”
diyemediği için herkesin kafası karışıyor.
ÜÇÜNCÜ DOZ KARMAŞASI
Dün iki doz Sinovac aşısı yaptırmış
biri olarak, Biontech aşısı yaptırmak için gittiğim Çanakkale Tıp Fakültesi’nde
aşı sırasında beklerken, insanların kendi aralarında yaptıkları konuşmalara
kulak misafiri oldum.
Herkes meseleyi Sağlık Bakanlığı’nın “yanlış”
açıklaması nedeniyle “üçüncü doz” olarak algıladığı için, kuyrukta aslında daha
önce iki doz Biontech yaptırmış olanlar da vardı. Adına “üçüncü doz” deyince,
işte insanlar böyle yanlış anlıyor. Oysa iki doz Biontech aşısı yaptırmış
olanların üçüncü doza ihtiyacı yok ki.
Elimize bir “onam formu” verdiler.
Formun en son sorusu “bu aşı kaçıncı doz” şeklindeydi. Sırada önümde olan kişi
soruya “3. Doz” yanıtını vermiş, “iki doz Sinovac yaptırdım, şimdi üçüncü doz
için geldim” diyordu. Bunun üzerine görevli, sadece Biontech aşısı yapıldığını,
eğer “üçüncü dozunu” Sinovac aşısıyla yaptırmak istiyorsa MHRS’den yeniden
randevu alması gerektiğini ve randevu alırken Sinovac aşısını işaretlemesini
söyledi.
Değerli okurlarımız. Bakın bu konuşma
bir “tıp fakültesinde” yapılıyor. Yani burası hekim yetiştiren, hekimlere de
uzmanlık eğitimi veren bir yer. Daha ötesi yok yani… Daha burada aşı ile görevlendirdiğiniz
insanlar bile meseleyi anlayamamış ve yurttaşlara doğru bilgi veremiyorlarsa,
gerisini siz düşünün.
GERÇEKTEN YAZIK BU ÜLKEYE
Ekranlarda muhalif politikacıları
izlerken de içim acıyor. Memleket o hale geldi ki, bu saatten sonra “kim
gelirse gelsin” ülkeyi yeniden rayına sokabilmek uzun, gerçekten çok uzun bir
zaman alacak.
Bakınız, lütfen dikkat ediniz, burada
Sağlık Bakanlığı’nda görevli, “işinin ehli” olması gereken, adlarının önünde
Profesör unvanı olan insanların, derdini yukarıda kurduğumuz sekiz (8)
sözcüklük bir cümle ile ifade edememelerinden kaynaklanan bir sorunu
tartışıyoruz.
Gerçekten yazık bu ülkeye.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder