Günde ortalama 2 milyon yeni vaka ve 10 binden fazla ölüm kimin umurunda? Dalgalar geliyor, emekçileri yatağa düşürüyor, canlarını alıyor, pikini – platosunu yapıyor, yerini yeni dalgalara bırakıyor. Ölenlerin ardından belki birkaç gün konuşuluyor, hayat devam ediyor.
SERMAYENİN KEYFİ YERİNDE
Pandemi yönetimine ilk aylardan
itibaren el koyan sermaye, pandemi sayesinde bir yandan emek üzerindeki
gücünü pekiştirirken, diğer yandan parasına para katıyor.
2020 başlarında “her ne pahasına olursa
olsun çarklar dönecek” politikasını benimseyen sermaye, kısa sürede
hükumetlerden pandemiye karşı etkili halk sağlığı tedbirleri alınmasını talep
eden emek örgütlerini susturdu ve aşı bulunana kadar mücadelenin “bireysel”
tedbirlerle sürdürülmesini sağladı.
2021 yılında “sürü bağışıklığı”
politikasının şampiyonluğunu yapan sermaye, emek örgütlerinden ciddi bir
muhalefetle karşılaşmadı. Halk sağlığı tedbirlerinde ısrar eden bilim insanları
ve aydınlar aşı karşıtlarının önüne atıldı, yalnızlaştırıldı. Bilim insanları
ve aydınların “Sıfır COVID” ve “Aşı Yetmez” çağrıları emek örgütleri tarafından
sahiplenilmedi.
2022 yılında sermaye “virüsle yaşamak”
(living with the virüs) politikasını benimsedi. Pandemiye karşı “bireysel” tedbirlerin
de bir kenara atıldığı bu yeni politika, iki yıldır canından bezen geniş
kitleler tarafından da destekleniyor.
EMEK CEPHESİNDE DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK
Sermayenin “her ne pahasına…”
politikalarına çok kısa bir süre muhalefetten sonra teslim olan, “sürü
bağışıklığı” politikasına direnen bilim insanları ve aydınları yalnız bırakan
emek örgütleri, “virüsle yaşamak” politikasını da memnuniyetle karşılamış
görünüyor.
Geçen ay “virüsle yaşamak demek, virüse
teslim olmak demektir” diyen Dünya Sağlık Örgütü uzmanı epidemiyolog Maria Van
Kerkhove’un sesini kaç kişi duymuştur acaba?
Bir ara dünyada aşılamanın
hızlandırılması için “patent kaldırılsın” talebini yükselten emek örgütleri,
emekçileri bu talep etrafında örgütlemeyi başaramayınca bu taleplerini de
unuttular. Başta Afrika olmak üzere dünyanın aşısız coğrafyalarının yeni
mutasyonlar için zemin oluşturduğu bilindiği halde bu konuda yeni talepler
üretilmiyor.
İspanya Başbakanı Pedro Sánchez, AB’nin
artık COVID 19’u izlemeyi bırakmasını talep etti, İspanyol emek örgütlerinden “tık” çıkmadı. Oysa
İspanya’da COVID günde ortalama 300 emekçinin canını almaya devam ediyor.
Pandeminin üçüncü yılında sermayenin
aralıksız saldırıları yanında emek örgütlerinin de ihanetine uğrayan emekçiler,
cenazelerini kaldırmaya devam ediyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder