Translate

17 Temmuz 2023 Pazartesi

Orman yangınları ve sağlık


 

Yaz geldi, orman yangınları yine başladı. Kimileri bu yangınların küresel ısınma nedeniyle arttığını söylerken, kimileri de “rant” için kasıtlı olarak çıkartıldığını söylüyor. Öyle ya da böyle yanıyoruz. Yanmakla kalmıyoruz, aynı zamanda yangına yakın yerlerde yaşayanlar da, yangının ateşi kendilerine ulaşmasa da, dumanından etkileniyorlar. Aslında çok basit tedbirler alınarak insanların yangının dumanından etkilenmeleri önlenebilir. Fakat insanları yangından koruyamadığımız gibi, yangının dumanından da koruyamıyoruz.


ÇANAKKALE YANIYOR


Cumartesi günü Gökçeada’da 110 hektarlık bir alanı kül eden yangın, Pazar günü Kızılkeçili köyünde yeniden yükseldi. Şiddetli rüzgarın etkisiyle Kızılkeçili’nin güneyindeki köylere yayılan yangının dumanı akşam saatlerinde Çanakkale üzerinde kalın tabakalar oluşturdu.


Sağlık Müdürlüğü ve Belediye’den Çanakkalelileri dumandan korunmaları konusunda uyarmalarını bekledik, fakat nafile. Havanın kararmasıyla birlikte saat 20.30 gibi “havadan” söndürme çalışmaları durdu. Bu arada Kemel köyünün tedbir amaçlı boşaltıldığını öğrendik.


Çanakkale’ye akşam saatlerinde gelen uçağın, duman nedeniyle Çanakkale havaalanına inemeyip, Çorlu’ya yönlendirildiğini duyunca artık bir şeyler yapmak gerektiğini düşündük.


Havanın çok sıcak olması nedeniyle birçok Çanakkalelinin gece pencereleri açık uyuyabileceğini ve uykusundan yangın dumanından etkilenebileceğini düşünerek geç saatlerde Çanakkale halkını elimizden geldiğince sosyal medya üzerinden uyarmaya çalıştık. Özellikle kalp hastalarının ve solunum sistemi rahatsızlıklarından muzdarip olanların pencerelerini kapatmalarını önerdik.


Maalesef ertesi gün Gazete Duvar’da yayınlanan bir haberden gece 14 kişinin yangın dumanından etkilenerek hastanelere başvurduğunu ve 2 kişinin tedavisinin devam ettiğini öğrendik. Oysa insanlar zamanında uyarılabilseydi, dumandan etkilenmeleri önlenebilirdi.


YANGIN DUMANININ ETKİLERİ


Türk Toraks Derneği 2021 yılında yaşanan orman yangınlarında, yangına maruz kalanlar için bir metin yayınlamıştı. Metinde orman yangını sırasında ortaya çıkan yoğun dumanın farklı boyutlarda tanecikler, su buharı, karbonmonoksit, karbondioksit ve nitrojen oksitler gibi zararlı gazları içerdiği belirtiliyordu. Büyük taneciklerin burun ve boğazı tahriş edebileceği, daha ince ve küçük tanecikler ve gazların akciğerlerin derinliklerine ulaşıp ciddi solunum sorunlarına yol açabileceği anlatılıyordu.


Dumanın sağlığı nasıl etkileyeceğinin yaşa, sağlık sorunu olup olmamasına, dumanın hangi maddeleri içerdiğine ve ne kadar süre dumana maruz kalındığına bağlı olduğunu ifade eden Dernek, çocuklar, yaşlılar, sigara içenler, kalp ve akciğer rahatsızlıkları olanların dumanın etkilerine daha duyarlı olacağını, belirtilerin kötüye gidip hırıltılı solunum, göğüs sıkışması ve nefes alma güçlüğü gelişebileceğini söylüyordu.


Astım, KOAH, kronik bronşit, bronşektazi gibi kronik akciğer hastalığı olanlar, kalp hastalığı olanlar, çocuklar, gebeler ve 65 yaşından büyük olanlar, duman nedeniyle nefes almanın olumsuz etkilerine karşı daha duyarlıdır deniyor ve dumandan kaçınılması, kapı ve pencerelerin kapalı tutulması öneriliyordu.


Dernek dışarıya çıkılması zorunlu hallerde mutlaka maske, koruyucu gözlük kullanılmalı, eve dönüldüğünde bol ve ılık su ile yıkanılmalı, dumanlı giysiler mutlaka değiştirilmelidir diyor, astım, KOAH gibi solunum sistemi hastalarının mümkün olduğunca evden çıkmamasını tavsiye ediyordu. Bu hastaların kullanmakta oldukları inhaler tedavilere devam etmeleri, nefes darlığı, balgam miktarında artış, sık nefes alıp verme, hırıltılı solunum olması durumunda varsa kurtarıcı ilaçları (inhaler ya da nebül) alarak hızla acil servise başvurmaları isteniyordu.


YANGIN DEVAM EDİYOR


Bugün de öğle saatlerinde yangının rüzgarın etkisiyle şiddetlendiğini öğrendik. Yine Çanakkale semaları dumanla kaplandı. Bu yazının kaleme alındığı saatlerde (15.30) hala Çanakkale Sağlık Müdürlüğü ve Çanakkale Belediyesi’nin Çanakkalelileri yangın dumanının olası etkileri konusunda uyarmadığını gördük.


Oysa basit, birkaç cümlelik bir uyarı ile insanların tedbir almaları, hiç değilse kalp hastaları ve solunum sistemi hastalıklarından muzdarip olanların pencerelerini kapatmaları sağlanabilir ve dün gece olduğu gibi yurttaşların hastane kapılarına düşmeleri önlenebilir. Ancak maalesef uyarı mekanizmaları çalışmıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder